HEDEP’in Hrant Dink cinayetinin tüm yönleriyle araştırılması amacıyla verdiği önergenin diğer önergelerin önüne alınarak bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi önerisi; AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. Öneri üzerine söz alan CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, “Cinayeti biz gördük, hepimiz gördük. Sadece katili değil, arkasındakileri de gördük. Hrant Dink cinayeti, siyasi bir cinayettir; organizedir. Gün geldi Ergenekon’a ihale edildi; gün geldi cemaate ihale edildi. Hrant Dink cinayeti aslında yeni bir rejimin inşası için tasarlanmıştı. Bugün de AYM’nin kapatılması girişimi ile Hrant Dink cinayetinin tetikçisinin bugün serbest bırakılması da rejimin yeniden inşa sürecinin adımlarıdır. Bugün de birçok gazeteci aynı tehditler altında yaşıyor. Daha yeni MHP’li İzzet Ulvi Yönter, gazeteci Alican Uludağ’ı ‘nefesimiz ensede’ diyerek tehdit ettiği bir ülkede, ensesinden vurulan bir gazetecinin katilinin serbest bırakılması aslında şaşırtıcı bir durum değildir” dedi.
HEDEP’in Hrant Dink cinayetinin tüm yönleriyle araştırılması amacıyla verdiği önergenin diğer önergelerin önüne alınarak bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi önerisi, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. Önerinin gerekçesini açıklayan HEDEP Van Milletvekili Zülküf Uçar, şunları söyledi:
“Katledilmiş adalet inancına dün bir darbe daha indirilmiştir. Sevgili Hrant Dink’in katili Ogün Samast’ı tahliye eden zihniyetin topluma açık bir mesaj verdiği ortadadır. Cezasızlık politikasıyla örülmüş devlet kodları bir kez daha eksiksiz çalışmış ve bir evladına daha müşfik kanatlarını germiştir. Devletin bu şefkatli tavrını cezasız bırakan sayısız faili meçhulden biliyoruz. Ogün Samast tekil bir örnek değil, bütün toplumu ahtapot gibi sarmış bir adaletsizlik ve cezasızlık ağının kullanışlı bir örneğidir. Bu sebeple aklanan yalnızca Ogün Samast değildir. Onu yaratan ve kullanan katliam düzeni aklanmak istenmektedir. Ogün Samast gözaltına alındığı gün aklanmıştı zaten. Bütün bir yargılama ve infaz süreci de bu doğrultuda yürütüldü. Bu ülkeyi daha fazla karanlığa çekmekten vazgeçin. Sizler ortada hukuk bırakmadınız.”
“Hrant Dink davası geçmişte olduğu gibi maalesef Ankara’nın dehlizlerinde kayboldu”
Önerge üzerine Saadet Partisi Grubu adına Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, şöyle konuştu:
“Siyasi kriterlerle nice masumların, düşünce suçlularının hapislerde çürütüldüğü bir dönemden geçiyoruz. Siyasilere, gazetecilere saldıranların korunduğu bir dönemden geçiyoruz. Organize suç örgütlerinin, katillerin, uyuşturucu tacirlerinin infaz yasası altında örtülü aftan serbest bırakıldığı bir dönemden geçiyoruz. Hrant Dİnk’in ölmesinin üzerinden 16 yıl geçti. Dün ise eli kanlı bir tetikçi olan Ogün Samast, iyi halden serbest bırakıldı. Hrant Dink davası geçmişte olduğu gibi maalesef Ankara’nın dehlizlerinde kayboldu. Bu duruma gerçekten üzülmüyor musunuz?”
“Devlet, kutsal olmaz, saygın olur”
İYİ Parti Grubu adına Antalya Milletvekili Uğur Poyraz, öneri üzerine şunları söyledi:
“Hrant Dink katledildi. Katil Ogün Samast’ın yaşı, alacağı ceza, yatacağı süre bugün bu saat bile hesaplanmış bir şekilde katledildi. Yatacağı ceza belli. Hrant Dink’in ailesi bile bu cinayetin örgüt kapsamında işlenmesiyle alınacak cezaların değişeceği cezaları biliyor. Ama hala örgüt kapsamına ilişkin kamu görevlileri ile ilgili netleşmiş bir karar yok. Devlet, kutsal olmaz. Devlet saygın olur. Kamu görevlilerinin bağlılığı da sadece devlete olur. Bir cemaate, tarikata göreve başlamanız veya yükselmenize vesile olanlara bağlılık, bu bağlılığın ortaya çıkaracağı tek konu ise bir dönemin kahramanları bir dönemin haini olur.”
“Bugün de birçok gazeteci aynı tehditler altında yaşıyor”
CHP Grubu adına Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, şunları söyledi:
“Cinayeti biz gördük, hepimiz gördük. Sadece katili değil, arkasındakileri de gördük. Hrant Dink cinayeti, siyasi bir cinayettir; organizedir. Gün geldi Erkenekon’a ihale edildi; gün geldi cemaate ihale edildi. Hrant Dink cinayeti aslında yeni bir rejimin inşası için tasarlanmıştı. Bugün de AYM’nin kapatılması girişimi ile Hrant Dink cinayetinin tetikçisinin bugün serbest bırakılması da rejimin yeniden inşa sürecinin adımlarıdır. Bugün de birçok gazeteci aynı tehditler altında yaşıyor. Daha yeni MHP’li İzzet Ulvi Yönter, gazeteci Alican Uludağ’ı ‘nefesimiz ensede’ diyerek tehdit ettiği bir ülkede, ensesinden vurulan bir gazetecinin katilinin serbest bırakılması aslında şaşırtıcı bir durum değildir. “