BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in, ‘İsrail-Filistin çatışmasında aktif bir rol üstlenmemeliyiz’ açıklaması, bir uluslararası güvenlik kuruluşunun iflasını itiraf etmesidir. Türkiye, İsveç’in NATO üyeliği ile ilgili NATO’nun İsrail konusundaki tavrını dikkate alarak adım atmalıdır. İsveç’in, İslam’ın ve Müslümanların kutsallarını yapılan saldırılar durmadan ve bunları önleyici yasal tedbirler alınmadan, özellikle terör örgütleri ile ilgili Türkiye’ye verdiği sözler ve iadeler eksiksiz yerine getirilmeden, NATO’ya üyeliği asla Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından onaylanmamalıdır” dedi.
BBP lideri Mustafa Destici, partisinin genel merkez binasında düzenlediği basın toplantısında konuştu. Destici, Gazze’de yaşananları savaş olarak adlandırmanın gerçeklere, tarihe ve insanlığa bir ihanet olduğunu söyleyerek “Savaşın da kuralları vardır. Daha önemlisi savaşın da hukuku olmalıdır. Bebekleri, çocukları, kadınları, yaşlıları; bombalarla parçalamak, yıkılan binaların enkazların altında öldürmek; hastaneleri bombalamak, suyu, elektriği, gıda ve ilaç ulaşımını keserek bombalardan kurtulanları katletmeye devam etmek; insanlık suçudur, savaş suçudur. Soykırıma dönüşen cinayetlere, katliamlara sessiz ve tepkisiz kalmadık, kalmayacağız. Bugün, İsrail’in bir terör örgütü niteliğinde yürüttüğü saldırılara sessiz kalmak, İsrail’in suç ortağı olmaktır. Batılı ülkelerin, İsrail’in katliamlarına verdiği desteği, nefretle kınıyorum, lanetliyorum. Uluslararası kuruluşların İsrail’e verdiği doğrudan ve dolaylı desteği kınıyorum, lanetliyorum. Dün sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı, ‘yeni bir güvenlik mekanizmasının tesis edilmesini gerekli görüyoruz’ açıklamasını, bütün bu yaşananlardan sonra son derece değerli buluyorum. 2,5 milyona yakın sivilin, bir aya yaklaşan süredir ateş altında olmasına rağmen, Avrupa Birliği’nin, NATO’nun, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin, ateşkesi sağlama gayreti göstermek, işlenen insanlık suçlarına karşı tavır almak bir yana, soykırımın devamını sağlayan tavırları ayrıca bir insanlık suçudur” diye konuştu.
‘LANETLEDİKLERİMİZE BENZEMEYECEĞİZ’
Konunun İsrail-Filistin çatışması olarak değerlendirilmemesi gerektiğini savunan BBP lideri Destici, şunları söyledi: “Konu Müslüman Yahudi çatışması olarak da değerlendirilemez. Katledilenler başka bir coğrafyada yaşasalardı, katledilenler başka bir dinin ya da inanç grubunun mensubu olsalardı, yine yanlarında olacaktık. Bir cümleyle, bir hassasiyetimizi ifade edeceğim. Konunun, Türkiye’de ve dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan Yahudi kökenli sivilleri hedef alacak bir zemine taşınmaması önemlidir. Hamas’ın saldırıları bahane edilerek Filistin’deki sivillerin katledilmesi vahşettir, insanlık suçudur. Lanetlediklerimize benzemeyeceğiz. Lanetlediğimiz eylemlere tevessül ve tenezzül etmeyeceğiz. Tepkilerimizi hukuk içinde, hukuk yoluyla, inançlarımızın bize emrettiklerinden ve hukuktan ayrılmadan göstereceğiz. Yaşananlar, bizim o coğrafyayla tarihi bağlarımızın, bölgenin kendine has itikadi ve etnik geçmişinin ya da günümüz jeopolitiğinin bağlamından tamamen kopmuştur. Hastanelerin bombalandığı, okulların bombalandığı, tartışmaların hiçbir yerinde olmayan masum sivillerin evlerinin bombalandığı, binlerce çocuğun yanarak, enkazların altında ezilerek can verdiği, binlerce çocuğun hala enkaz altında bulunduğu, yaşayanların, açlığa, susuzluğa, ilaçsızlığa soğuğa mahkûm edilerek ölümden beter bir akıbete sürüklendiği saldırıların bahanesi olamaz, gerekçesi olamaz, açıklaması olamaz. Bütün dünyaya sesleniyoruz; bu soykırımı durdurun. Bütün İslam dünyasına sesleniyoruz; sessiz kalmayın. Pazar günü, cinayetlere, katliamlara, soykırıma karşı tepkilerimizi, Filistin’deki mazlumlara desteğimizi dile getirmek için Sivas’ta, ‘Hür ve Bağımsız Filistin Mitingi’ yapacağız. Bütün vatandaşlarımızı pazar günü Sivas’ta bizimle İsrail’i telin etmeye ve Filistinli mazlumlara sahip çıkmaya davet ediyorum.”
‘TBMM TARAFINDAN ONAYLANMAMALI’
Destici, sözlerini şöyle sürdürdü;