Sorumluluklarınız endişe yaratıp, üstünüzde düşündüğünüzden fazla baskı mı kuruyor? Belki de sorun sorumluluklarınızda değil de sizin gereğinden fazlasını üstlenmeye çalışmanızdır.
Kaygı yönetimi, korkunun üstesinden gelme gibi konularda kurslar sunan Birmingham merkezli Psikolog Dr Lalitaa Suglani, aşırı sorumlu olma üzerine sosyal medyada bir gönderi paylaşarak gereğinden fazla sorumluluk üstlenildiğine işaret eden 9 davranışı sıraladı…
Dr Suglani, aşırı sorumluluk sahibi kişileri insanları memnun eden olarak tanımladı ve bu kişilerin, başkalarına öncelik vermek ve çatışmayı, eleştiriyi, reddedilmeyi, hayal kırıklığını, kaybı en aza indirmek veya ortadan kaldırmak için kendilerini bastırdıklarını ekledi.
Dr Suglani’ye göre; bu kişiler genellikle yanlış nedenlerle iyi şeyler yapıyorlar çünkü başa çıkmanın başka bir yolunu bilmiyorlar.
Suglani, kişinin aşırı sorumluluk sahibi olduğunu gösteren 9 işareti şöyle sıralıyor:
1. Hayır derken veya kendiniz olduğunuzda kendinizi suçlu hissedersiniz.
2. Yardım almakta veya istemekte zorlanıyorsunuz.
3. Başkalarını gölgede bırakma konusunda endişeleniyorsunuz.
4. İhtiyaçlarınızı ve beklentilerinizi önceliksizleştirirsiniz.
5. Başkalarının sorumluluk almayacağını varsayıyorsunuz ve sonunda sorumluluğu üstleniyorsunuz.
6. Aşırı bağımsızlığı hedefliyorsunuz.
7. Başkalarının duygularını üstleniyorsunuz.
8. Aileniz ya da arkadaşlarınız için terapist gibi oluyorsunuz.
9. İnsanlar sizin nezaketiniz ve desteğiniz üzerinde hak sahibi olduklarını düşündüklerinde üzgün hissedersiniz.
Ancak psikoloğa göre eğer aşırı sorumluluk sahibiyseniz bu durumdan kurtulup kendinizi rahatlatmak için atabileceğiniz bazı adımlar var.
BU DURUMDAN NASIL KURTULURSUNUZ?
Sunglai, “öncelikle sınırlarınızı belirleyin” diyor ve şunları söylüyor: “Sınırlar sizinle ve ihtiyaçlarınızla ilgili.”
Ardından da psikolog, başkalarını değiştiremeyeceğimiz gerçeğini hatırlatıyor ve “Neye katlanmak istediğinize siz karar vereceksiniz” diyor.
Sunglai son olarak şunları söylüyor: “Birinin olumsuz tepkisi yüzünden strese girmeyin, onların nasıl tepki vereceği üzerinde kontrolümüz yok ve herkes tarafından sevilmeyeceğiz.”