CHP’nin 38. Olağan Büyük Kurultayı’nda, Gezi tutuklularından Tayfun Kahraman’ın Silivri Cezaevi’nden gönderdiği mesaj okundu. Kahraman, mesajında, “Partimizi yenileyerek daha da güçlendirmek için gerekli dönüşümü sağlamanızı ve “değişim” yönünde ses yükseltmenizi bekliyorum” dedi.
Gezi Direnişi davası kapsamında tutuklu bulunan Kahraman, CHP 38. Olağan Büyük Kurultayı için yayımladığı mesajda, değişim ve yenilik çağrısında bulundu.
Gezi Parkı davasında hakkındaki 18 yıllık hapis istemi Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onanan şehir plancısı Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı.
Tayfun Kahraman’ın CHP’nin kurultayı için gönderdiği mesajın yer aldığı paylaşımda, “Gerekli dönüşümü sağlamanızı ve “değişim” yönünde ses yükseltmenizi bekliyorum…. Buhranlar içinde bunalan, bir çıkış arayan halkımızın bir hayal kırıklığına daha tahammülü yoktur. Bu ölü toprağını atmak için esaslı bir silkinme şarttır” ifadelerine yer verdi.
Kahraman’ın mesajının tamamı şöyle:
“Sevgili Dostlar, Cumhuriyet Halk Partimizin değerli delegeleri ve üyeleri, Öncelikle kurultayımızın başarılı geçmesini temenni eder, Cumhuriyet ile yaşıt Partimizin 100. yılında halkın iradesini iktidara taşımak üzere, yönetime seçilecek üyelerimizi şimdiden kutlar ve görevlerinde başarılar dilerim. Malum nedenle aranızda olamıyorum ancak aklim ve kalbim o salonda sizlerle. Tutsaklık altında dahi, emperyalizme direnerek kurulmuş bu hareketin bir neferi olarak onun sözü, bilgisi ve birikimiyle Cumhuriyeti savunmaya, Atatürk’ün yolundan yürümeye devam edeceğim.
Adalet mücadelesini daha güçlü bir şekilde sürdürmekte, memleketin demokratik ve özgür yarınları için çalışmakta kararlıyım. Bu yolda daha güçlü yürümek üzere sizlerin desteği bana her zaman şevk verdi. Bugün ise benim içinde bulunduğum şartlar ve bireysel mücadelemden çok daha mühim olarak, sizlerden Partimizi yenileyerek daha da güçlendirmek için gerekli dönüşümü sağlamanızı ve “Değişim” yönünde ses yükseltmenizi bekliyorum. Zira bugün ülkemizin içinde bulunduğu durum, dağ gibi yığılmış ekonomik ve toplumsal sorunlar, anayasası, kurumları ve gelenekleri tarumar edilmiş devlet mekanizması, kamusal yaşamı çürüten yolsuzluk ve yozluk, en vahimi de halkımızın içinde bulunduğu umutsuz ruh hali Partimiz üyelerinin omuzlarındaki tarihsel sorumluluğu büyütmektedir.
Buhranlar içinde bunalan, bir çıkış arayan halkımızın bir hayal kırıklığına daha tahammülü yoktur. Bu ölü toprağını atmak için esaslı bir silkinme şarttır. Mustafa Kemal Atatürk’ün “idare-i maslahatçılar esaslı inkılâp yapamaz.” sözü ışığında günü kurtarmaya yönelik yöntemler ile yol almanın imkânsız olduğu ortadadır. Partimizin çağı kavrayarak geleceğe atılım yapabilmesi, ülkeye umut olabilmesi için, altı okun en hızlısı olan Devrimcilik ilkesi gereğince kökten bir değişim yapılması kaçınılmazdır.
Gün adaleti, demokrasiyi, özgürlükleri savunma günüdür. Seçilecek yeni yönetimle beraber yerel seçimlerde büyük bir zafer kazanacak, sonrasında da bu başarıyı memleket geneline yaymak üzere durup dinlenmeden çalışacağız. Umarım ki bu hukuksuz tutsaklığa karşı mücadelemizi en kısa zamanda kazanarak memleketin adalet, demokrasi ve özgürlük mücadelesine beraber omuz vereceğiz.
Sevgili Dostlar, Cumhuriyet Halk Partisi’nin değerli üyeleri ve delegeleri, hepinizi Silivri Kapalı Cezaevi’nden hasretle kucaklıyorum. En içten sevgi ve selamlarımla.”